AK Parti tarafından hazırlanan ve önce TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndan geçen 158 sıra sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi TBMM Genel Kurulu’nda görüşülerek kabul edildi ve yasalaştı.
Genel Kurul’da söz alan ve yasanın detaylarını aktaran AK Parti Trabzon Milletvekili Av. Salih Cora, kamu kurum ve kuruluşlarının talep ve ihtiyaçları kapsamında gündeme gelen ve daha sonra AK Parti grubunca değerlendirilen, ardından Plan ve Bütçe Komisyonunca kısmi değişiklerle ve ek ilave maddeyle birlikte kabul edilen kanun teklifi ile evvela, cumhuriyet savcılarımızın asliye ceza mahkemelerinde duruşmalara katılma zorunluluğuna ilişkin sürenin belirli bir süre daha uzatılmasını öngördüklerini söyledi.
CUMHURİYET SAVCILARININ BİRÇOK KONUDA ÖNEMLİ YETKİLER VERİLDİ
Bilindiği üzere, Türkiye Büyük Millet Meclisinin ekim ayında açılmasıyla birlikte gündeme aldığı ve kanunlaştırdığı birinci yargı paketiyle yeni düzenlemeler getirdiklerini hatırlatan Milletvekili Cora, “Bahsi geçen düzenlemelerde, cumhuriyet savcılarımıza, seri muhakeme usulü ve basit yargılama usulü, ayrıca cezası üç yıla kadar olan suçlarda kamu davası açılmasının ertelenmesi gibi birçok konuda yetkiler verdik. Maddeyle, cumhuriyet savcılarının mevcut soruşturmalarını daha etkin ve süratli bir biçimde sonuçlandırmasına imkân sağlamak amacıyla, asliye ceza mahkemelerindeki duruşmalara çıkmaya başlayacakları tarihi adli yılın başlangıç tarihi olan 01/09/2020 tarihine kadar yeniden düzenledik” dedi.
KAMULAŞTIRMA BEDELLERİNİN KARŞILANMASI İÇİN DÜZENLEME
Cora, kanun teklifindeki bir diğer madde ile, kültür ve turizm alanlarının sahip olduğu büyük potansiyel nedeniyle, yapılacak yatırımlar için sadece Bakanlık bütçesinden ayrılan kaynaklarla yetinilemeyeceği, bu doğrultuda, turizm, kültür ve sanat alanında birçok etkinliğe katkı sağlayan döner sermaye işletme gelirlerinin, Bakanlığın kamu hizmetlerinde ihtiyaç duyduğu taşınmaz mal alımı için ve kamulaştırma bedellerinin karşılanması amacıyla da kullanılmasının önünü açan bir düzenleme getirdiklerini vurguladı.
BELEDİYELER İLE KAMU KURUM VE KURULUŞLARI ARASINDAN DEVAM EDEN İHTİLAFLI KONU AŞILDI
Ayrıca, Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı müze ve ören yerleri için teklifimizin 14 ve 15'inci maddelerinde yeni bir düzenleme getirdiklerinin altını çizen Cora, “Aboneliği Kültür ve Turizm Bakanlığı ile bağlı kuruluşlara ait müze ve ören yerleri için kullanılan su ve atık su kullanım bedellerine, belediyelerce tahakkuk ettirilen su ve atık su tarifelerine yapılan hizmetin kamu yararı özelliği de dikkate alınarak belirli bir sınır getiriyoruz. Yani diğer kamu kurum ve kuruluşlarına uygulanan tarifenin benzerini de bu kurumlarımız için uygulamayı düşünüyoruz. Böylece, belediyelerimiz ile kamu kurum ve kuruluşları arasında uzun süredir devam eden ihtilaflı bir konuyu da yasal düzenlemeyle aşmış bulunmaktayız” diye konuştu.
İHALELERDE ALINAN DAMGA VERGİSİ’NİN İSTİSNA KAPSAMINDA TUTULMASI
Kısa bir süre önce kurdukları Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansında istihdam edilecek personele ödenecek ücretle alakalı olarak bir ihtilafın söz konusu olduğunu da dile getiren Cora, “Bununla alakalı olarak da mevzuattaki tereddütleri gidermek için, kamu kurum ve kuruluşlarına alınan personele uygulanan mevzuattan ayrık bir düzenleme ortaya koyuyoruz. Ayrıca, yaptığımız bir düzenlemede de İller Bankasının -biliyorsunuz, kamu kurum ve kuruluşları ile belediyeler adına yapılacak olan ihalelerde damga vergisi alınıyordu- şimdi bu maddeyle beraber damga vergisinin istisnası kapsamında tutulmasını istiyoruz. İller Bankasının özellikle damga vergisi istisnası kapsamında tutulan idareler adına yapacağı ihalelerde resmî dairelere tanınan muafiyetten onların da istifade etmesini sağlıyoruz” dedi.
TURİZM YERLERİ İLE İLGİLİ DÜZENLEMELER YAPILDI
Sağlık Bakanlığı bünyesinde faaliyet gösteren Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığında Yükseköğretim Kanunu'na göre görevlendirilen öğretim görevlilerine ödenecek ücret ve ödeneklerde iyileştirmelerde bulunulacağını ifade eden Milletvekili Cora, komisyonda muhalefet partilerinin de olumlu karşıladığı bir diğer maddede ise Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından tabiat parkı ve millî parklarda yirmi dokuz yıl süreyle yatırımcılara kiraya verilen alanların kira sürelerinin; bu alanlar üzerinde bulunan tesislerin toplam yatırım ve işletme maliyetinin düşük ve yatırımın geri dönüş süresinin kısa olması nedeniyle yirmi yıl olarak yeniden düzenlediklerini ve kamu taşınmazları üzerinde yapılan kamping ve günübirlik turizm tesislerinin sözleşme süresini ise kırk dokuz yıl yerine yirmi yıl olarak yeniden belirlediklerini söyledi.
TEKLİFTEKİ EN ÖNEMLİ MADDE
Teklifteki en önemli maddelerden birinin de, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 7, 8 -daha önce yapılmış- 9'uncu maddelerinde yaptığımız yeni düzenlemeler olduğunu vurgulayan Cora, “Mülga 6830 sayılı İstimlak Kanunu'nun 16'ncı ve 17'nci maddelerine göre kesinleşmiş mahkeme kararına rağmen idareler adına tescil edilmiş olan kamulaştırma bedelinin hak sahibine ödenemediği durumlarda, eski hak sahibine ödenecek bedelin hesaplanma yönteminin belirlenmesi için bir düzenleme ortaya koyduk dedi.
Anayasa Mahkemesinin 2013/95 esas 2014/176 sayılı Kararı ve3095 sayılı Kanun'da belirtilen kamulaştırma bedeline uygulanacak yasal faiz uygulamasının düzenlemesinin iptal edildiğini kaydeden Cora sözlerini şöyle devam etti: “Uygulamada bir sorun oluştu. Bu sorunu 8'inci maddeyle öngördüğümüz bir düzenlemeyle çözüyoruz. Bu düzenlemeyi yaparken dikkate aldığımız husus,
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 25/3/1999 tarih 31423/96 sayılı Yunanistan Kararı ile 22/9/1994 tarih 13616/88 sayılı Fransa Kararı'nda "El konulan mülkün değerinin ve kamulaştırma tazminatının, kamulaştırmanın yapıldığı sıradaki piyasa değeriyle arasında makul bir ilişki olmalıdır." ifadesi, Anayasa Mahkemesinin iptal gerekçesinde yer alan "Kamulaştırma bedellerinin borçlu idarelerce kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz uygulaması gerekir." hükmüyle birlikte değerlendirilerek TÜİK'in açıkladığı kamu alacaklarına uygulanan yurt içi Üretici Fiyat Endeksi'nin (ÜFE) aylık değişim oranlarını esas alan bir düzenleme içeriyoruz.”
ARSA OFİS GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NE KARŞI AÇILMIŞ KAMULAŞTIRMA İŞ VE İŞLEMLERİ DAVALARI İÇİN DÜZENLEME
Cora sözlerini şöyle tamamladı: “2004 yılında kapatılan Arsa Ofisi Genel Müdürlüğünün yetki, görev ve sorumlulukları TOKİ Başkanlığına devredilmişti -bunu biliyorsunuz- Arsa Ofisi Genel Müdürlüğüne karşı açılmış kamulaştırma iş ve işlemlerine karşı davalar da TOKİ tarafından üstlenilmişti. Ayrıca, teklifin 7'nci maddesinde de ülkemizin birçok şehrinde bu davaların bulunuyor olması, TOKİ'nin de Çevre ve Şehircilik Bakanlığına bağlanmış olması ve TOKİ'nin taşra teşkilatlarının bulunmuyor olması nedeniyle bu davalar için usul ekonomisi ve daha fazla davayla ilgili bilgi ve belgelere daha rahat ulaşılabilmesi için yeni bir düzenleme yaparak sorunu çözmeye çalışacağız. Bu vesileyle sözlerime burada son verirken yeni takvim yılınızı kutluyor, 2020 yılının ülkemize, milletimize ve siz değerli milletvekillerimize sağlık, huzur ve esenlikler getirmesini diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.”